Kolinerjik ürtiker, terlemenin neden olduğu yaygın bir fiziksel ürtikerdir. Sıcak banyo, fiziksel aktivite, ve duygusal stres gibi provakatif eylemler sonrasında temel olarak vücut ısısında artış neticesinde ortaya çıkan terlemeye bağlı olarak aniden hızlıca gelişen kaşıntılı çapı 5 mm bulabilen papül şeklinde döküntülerdir.
Kolinerjik Ürtiker Nedir?
Terlemenin neden olduğu yaygın bir fiziksel ürtikerdir. Sıcak banyo, fiziksel aktivite, ve duygusal stress gibi provakatif eylemler sonrasında temel olarak vücut ısısında artış neticesinde ortaya çıkan terlemeye bağlı olarak aniden hızlıca gelişen kaşıntılı çapı 5 mm bulabilen papül şeklinde döküntülerdir.
Hızlı başlayıp genellikle 1-2 saat içinde kendiliğinden kaybolup gider fakat şikayetler başlarken oluşan karıncalanma, yanma hissi ve ağrı ile birlikte oluşan kaşıntı ciddi şekilde rahatsız eder. Kolinerjik ürtiker tek başına olabileceği gibi bazen solunum sisteminde şikayetlerle birlikte veya alerjik şok tablosu ile birlikte olabilir. Terleme ile birlikte ortaya çıkan kolinerjik ürtikerde birçok neden araştırılsa da kesin bir sebep ortada konulamamıştır.
Kolinerjik ürtiker yetişkin insanların % 20 sini etkilediği görülse nedenleri tam olarak ortaya konulamamasına rağmen kendi içinde 4 alt tipe ayrılmıştır.
Kolinerjik ürtiker alt tip şunlardır:
Tip 1 : Ter alerjisi ile birlikte kolinerjik ürtiker
Tip 2 : Otolog serum testi pozitifliği ile birlikte olan foliküler kolinerjik ürtiker
Tip 3 : anjiyoödemle birlikte kolinerjik ürtiker
Tip 4 : anhidrosis ve hipohidrosiz ile birlikte kolinerjik ürtiker.
Vücut ısısının artışı ile birlikte ortaya çıkan kolinerjik ürtikerin prevalansı değişkendir. Kolinerjik ürtiker prevalansı, ürtikerli kişilerde daha yüksek olduğu tahmin edilmekle birlikte toplumda genel popülasyon içinde %4-11 arasında görülmektedir. Özellikle 20-30 yaşlarda daha sık karşımıza çıkmaktadır. Ayrıca yaz aylarında şikayetlerin daha fazla olduğu da göz önünde bulundurulmalıdır.
Kolinerjik Ürtiker Belirtileri Nelerdir?
Vücut ısısının artışı ile birlikte karşımıza çıkan kolinerjik ürtiker genellikle çapları 1-3 mm arasında değişen kırmızı haleler şeklinde olabilir ve bazen birleşerek daha büyük plaklar oluşturarak karşımıza çıkabilir. Özellikle elde avuç içinde, ayak tabanlarında ve koltuk altında görülmezken daha çok vücutta gövdede görülürler.
Kolinerjik ürtikerde şikayetler ortaya çıkarken diğer ürtikerlerden farklı olarak daha çok yanma karıncalanma hissi vardır. Vücut ısısındaki artışa bağlı olarak kaşıntı ve şişlik şikayetleri genelde uykudan önce ve uykuda ortaya çıkmazlar.
Yanma, karıncalanma, kaşıntı, kızarıklık, kabarıklık ile kendini gösterse de bazen anjiyödem solunum sıkıntısı baş dönmesi ve alerjik şok tablosu da eşlik edebilir. Anafilaksi gibi ciddi şikayetler kadın hastalarda daha sık görülmektedir.
Kolinerjik ürtikerde görülen lezyonlar genellikle terleme birkaç dakika içinde hızla görünür ve tamamen yok olması 30 dakika bazen 1 saat kadar sürebilir. Ortalama süre yaklaşık 80 dakikadır.
Kolinerjik ürtikerde görülen lezyonların tipik belirtileri şunlardır:
Kaşıntı, yanma, karıncalanma hissi ile birlikte etrafı çevreleyen parlak kırmızı renkte sayısız küçük döküntü vardır ve başlangıcından önce sıcaklık artışı hissi vardır.
Döküntü genellikle çok kaşıntılıdır.
Döküntü vücudun herhangi bir yerinde olabilir, ancak üst gövde ve kollarda daha belirgindir. Avuç içi ya da tabanı ve koltuk altlarını çok nadir etkileyebilir genellikle etkilemez.
Bazen küçük döküntüler birleşip büyük bir şişme meydana getirebilir
Daha şiddetli olan kolinerjik ürtiker atağı geçiren hastalarda baş ağrısı, çarpıntı, bayılma, nefes darlığı, hırıltılı solunum, karın krampları ve diyare gibi sistemik semptomlar görülebilir.
Nadiren, kolinerjik ürtikerli hastalar anafilaksi gibi daha şiddetli reaksiyonlara sahip olabilir, bu yüzden muhtemelen tek başına egzersiz yapmaması önerilir.
Kolinerjik ürtikerin ortaya çıkmasına yol açan nedenler ?
Kolinerjik ürtiker şikayetleri yaz aylarında artış gösterse de egzersiz ve soğuk havalarda daha belirgin olmak üzere sıcak suyla banyo yapmakta şikayetleri artırır
Vücut ısısının yükselmesine bağlı olarak oluşan terleme sonucunda gelişen kolinerjik ürtiker döküntüsüne neden olan tetikleyiciler şunları içerir:
Egzersiz
Sıcak banyolar / duşlar
Ateş
Sıkı kıyafet veya sargılar
Baharatlı acı içeren yiyecekler veya yemekler
Duygusal stres sonrasın da sıklıkla ortaya çıkabilirler.
Belirtileri ve nedenleri farklı olabilir ama hayati tehlike yaratabilecek kadar ciddi sorunlara yol açabileceği göz önünde bulundurulması gereklidir. Ürtiker belirtileri olan hastaların alerji hekimleri tarafından görülmesi ve değerlendirilmesi bu yüzden son derece önemlidir.
Hangi Kişiler Kolinerjik Ürtiker İçin Risk Taşır?
Kolinerjik ürtikere yakalanma olasılığı daha yüksek olan kişiler genellikle daha öncesinde kronik ürtikeri olanlar veya alerjik diğer hastalıklar örneğin astım, rinit, atopik dermatit(egzama ) olan kişilerdir.
Hem kadınlarda hem erkeklerde görülür, fakat erkeklerde kadınlardan daha yaygın görülür. Özellikle 10 ile 30 yaş arasındaki insanlarda görülme eğilimi gösterir ve birkaç yıl devam edebilir. Bazı hastalarda kaybolurken bazen şiddeti artıp daha ciddi ataklar şeklinde görülebilir. Kolinerjik ürtikerin doğal seyri oldukça değişkendir.
Kolinerjik Ürtiker Ne Zaman Doktora Gidilmelidir ?
Görülen lezyonlar genellikle terleme ile ortaya çıkıp birkaç dakika içinde hızla görünür ve sonrasında genellikle 30 dakika içinde kaybolur.
Yanma, karıncalanma, kaşıntı, kızarıklık, kabarıklık ile kendini gösterse de bazen anjiyoödem solunum sıkıntısı baş dönmesi ve alerjik şok tablosu da eşlik edebilir.
Anafilaktik şok tablosu ile karşımıza çıkabilen kolinerjik ürtiker hayati tehlike yaratabilir. Özellikle egzersiz sonrasında yaygın ürtikeri baş dönmesi ve nefes darlığı şikayetleri olan hastaların alerji uzmanları tarafından görülmesi ve değerlendirilmesi gereklidir. Banyo sonrasında ürtikeryal döküntü ile başlayan şikayetlerin alerjik şoka ilerleyebileceği akılda tutulması gereklidir.
Kolinerjik Ürtiker Tanısı Nasıl Konulur ?
Tanısını koymak için hastadan dikkatli bir hikaye alınmalı sonrasında iyi bir fizik muayene yapılmalıdır. Kolinerjik ürtikere yol açabilecek olan nedenler ve terleme sonrasında oluşan şikayetlerin ciddiyeti son derece önemlidir.
En az dört alt tipe ayrılabilir ve bu alt tiplerin tanısını koymak için deri içi testler ve histolojik muayene ayırıcı tanıda faydalıdır.
Alt tiplerinden biri olan ter alerjisi ile birlikte kolinerjik ürtikerde seyreltilmiş otolog ter ( hastanın kendi teri ) ile yapılan intradermal test tanıda son derece önemlidir. intradermal otolog ter testi pozitifliği ter alerjisine bağlı kolinerjik ürtiker tanısını destekleyebilir.
Ter alerjisi olan birlikte olan kolinerjik ürtikerli hastalarda bazofillerden histamin salınımına bakılarak yapılan bazofil aktivasyon testlerinin de tanıda kullanılabileceğini gösteren çalışmalar vardır.
Ter bezlerin azlığı ile giden diğer bir kolinerjik ürtikerde alt tipinde de histolojik olarak ter bezlerin azalığı veya ortadan kalktığının gösterilmesi önemlidir. Atrofik ter bezleri hipohidrosiz veya anhidrosiz ile birlikte olan kolinerjik ürtikerin karakteristik özelliğidir.
Kolinerjik ürtikerin egzersizle ortaya çıkan ürtikerden ayırt edilmesi önemlidir. Kolinerjik ürtiker tanısı provakasyon testi ile konulur.
Hastanın yaşına ve genel durumuna uygun, ılımlı fiziksel egzersiz yapılmalıdır (örn. Bir koşu bandı veya sabit bir bisiklet üzerinde). Sıcak tutacak bir giysi giymek ılık bir oda provakasyon testlerini kolaylaştırır. Egzersiz provokasyon testi pozitifse, Egzersiz kaynaklı anafilaksiyi dışlamak için pasif bir ısıtma testi yapılmalıdır (en az 24 saat sonra, 15 dakika boyunca 42 ° C tam banyo, vücut sıcaklığı ≥1.0 ° C artmalıdır) şikayetler ortaya çıkıyorsa kolinerjik ürtiker tanısı koyabiliriz bu şekilde egzersize bağlı anafilaksi dışarıda bırakır.
Metakolin ile yapılan deri testleri kolinerjik ürtiker tanısını desteklemektedir fakat kolinerjik ürtikerin tanısı provakasyon testleri ile konulur
Kolinerjik ürtikerin tanısını koymak tedavi için önemlidir. Kolinerjik ürtikerin alt tiplerin tanımlanması tedavide kullanılacak olan ilaçların seçiminde son derece önemlidir. Kolinerjik ürtikerin ortaya çıkmasına yol açan nedenler saptandığında tedavide buna göre seçilmelidir. Ayrıca kolinerjik ürtikerin alerjik şok tablosuna yol açacak kadar önemli sorunlara neden olabileceği de unutulmamalıdır.
Kolinerjik Ürtiker Nasıl Tedavi Edilir?
Tanısı koyduktan sonra onu tetikleyen durumlardan kaçınmak tedavide önemlidir fakat çoğu durumda, özellikle sıcak iklimlerde terlemeyi durdurmak zordur ayrıca eğer egzersiz günlük hayatımızın bir parçasıysa kolinerjik ürtikerin ortaya çıkması engellenemez.
Genel olarak kolinerjik ürtikerin tedavisinde en sık başvurulan ilaçlar antihistaminik ilaçlarıdır. Kolinerjik ürtiker için ilk seçenek olmakla birlikte, çoğu hasta sadece hafif-orta dereceli şikayetleri baskılayabildiği görülmektedir.
Kolinerjik ürtikerin tedavisinde anti kolinerjik ilaçlar kullanılmıştır, ancak bunlar sadece küçük etkiler göstermiştir. Bunun dışında. danazol ve β2-adrenerjik blokerler ilaçlar dahil olmak üzere, çeşitli başka tedavi yolları denenmiştir ancak her bir tedavinin etkinliği farklılıklar saptanmış ve standart ortak uzlaşı sağlanmış bir tedavi olarak kabul edilmemektedir.
Kolinerjik ürtikerin nedenine dayanan birkaç tedavi yaklaşımı vardır. Anti-IgE antikorunun uygulanması (omalizumab ) kolinerjik ürtikerin tedavisinde son derece başarılı sonuçlar alınmıştır. Ter alerjisi ile birlikte olan kolinerjik ürtikerde etkili olduğu görülmüştür. Kolinerjik ürtikerin gelişiminde IgE aracılı alerjinin katılımını desteklemektedir.
Kolinerjik ürtikerde tedavisi alt tiplerine göre değişmektedir. Sıklıkla ter alerjisi ile birlikte olan kolinerjik ürtiker için uygulan omalizumab tedavi için umut vermektedir.
Otoimmün kaynaklı olan kolinerjik ürtikerli hastalarında, sistemik steroid tedavisi genellikle kolinerjik ürtiker semptomlarının ortadan kaldırabilir. İntravenöz yüksek doz (500-1000 mg) steroid otoimmün temelli kolinerjik ürtiker vakaları için bir seçenek olabilir.
Kolinerjik ürtikerin tanısı ve nedenleri alerji hekimleri tarafından konulduğunda tedavisi ve şikayetlerin ortadan kaldırılması mümkün görülmektedir.
Cevapla
Want to join the discussion?Feel free to contribute!